sükûnet
“Bugün bile gözlerimi kapamam yeter. Hiç çaba gerekmez - bilakis, ufak tefek şeylerle, küçük sevinçlerle dolu bir anın azıcık dikkat dağıtması bile o hayaleti çağırmaya yeter. …Dikkatin bir anlığına bile olsa kişinin kendisinden, başkalarından, dünyadan başka bir yere çekilmesi; hayatın beri tarafındaki bir isteksizlik, bir sükûnet anı, o gerilerde kalmış, esas olayın hakikatinin su yüzüne çıktığı kısacık bir an yeterlidir…” (Semprun, 1997, s. 6-7).
Olanca gürültünün içinde varlığı ile yokluğu belli olmayan dinginliği bulmaya çalışmak. Kargaşayı mürekkepte, huzuru ise suda aramak. Aynı düşüncelerin farklı kişilerce farklı anlama gelebildiği keza farklı düşüncelerin farklı kişilerce aynı anlama gelebildiği bir ortamda, iletişim görevi gören yazı kavramı, iletişim kurmadan kendini anlatabilme çabası içerisine giren bir nesneye dönüşür. Kimi zaman biçimleri anlamlı nesnelere dönüştürür, kimi zaman ise içeriği anlamına göre biçimlendirir. Yer yer içeriği anlatan ve şiirsel bir yorumlama olan kaligramlar gibi okudukça biçimlenen formlara dönüşür. Kaligrafinin duyusal etkisinin yansıması olur. Deneysel kaligrafi kavramıyla bütünleşir ve izleyici ile buluşur. Kimi zaman gerçekleşmeyen bir hayal gibi kuş olur, kimi zaman ise atlatılamayan bir sorun gibi leke olur, öteye geçemez. İçi dolu bir sükûnet olur, durgunluk olur. Gürültü içinde bir huzur olur. Suya atılmış bir boya, hıza yenik düşmüş bir çaba olur. Yetiştirmeye çalışılan bir hayat, bitmeyen bir sıra son tarihli iş olur. Yoktan var etme çabası olur. Anlam yüklü örüntüler, düşüncelerle çevrili bir beden olur. Yaşanmışlıklardan beslenen oyuntular, içselleşen dokular olur. Evet işte hayat, bizi yoktan var eder olur.
‘sükunet’, zaman zaman bulduğum, kimi zaman akışta/gürültüde kaybolduğum kendi sesimi duymak için biraz uğraştığım bir süreci tanımlar. Bazen Baki’den, bazen Fuzuli’den, sessiz ağıtlardan, kimi zaman da sözsüz söylemlerden beslenir olur ‘sükûnet’.
'sükûnet’ sergisi, sessiz olmayan bir huzurla, izleyicilerini kargaşada dinginliği bulmaya davet eder. Kimi zamansa sükunette kargaşaya sebep olur.
'sükûnet', Casa Art Space’de 06 Mart – 15 Mart 2020 tarihleri arasında ziyaret edilebilir.
Banu Bulduk Türkmen
----
serenity
‘Even today closing my eyes is good enough. No effort is needed. If anything, the distraction of a memory that bares a little joy and oddments is good enough to invoke the ghost… Diverting the attention to something other than the person itself, others or the world; reluctancy on the other side of the world, a moment of serenity, a moment where the truth of an essential incident that is left behind comes to light is good enough…’ (Semprun, 1997, s. 6-7).
Finding an abstract tranquility among the rumble and rush of the day. Seeking disorder in ink, peace in water. In an environment where a common conception can be perceived differently by various people or where likewise different conceptions can be perceived the same by various people, the writing concept that serves as a communication tool transforms into an object aiming to express itself without communication. At times it turns forms into meaningful objects and at times it shapes contents according to the meaning they contain. Sometimes it turns into forms that are shaped when read such as calligrams that are content expressions and lyrical interpretations. It becomes sensorial reflections of calligraphy. It communes with experimental calligraphy and meets the audience. At times it turns into a bird like an unrealized dream and at times it becomes a taint like an retained problem, not more. It turns into a filled serenity, stillness. It becomes the peace within the noise. A paint thrown in water, an effort defeated by speed. It becomes a life waiting to be rushed or a work with a due date. It becomes the effort to make something out of nothing. Meaningful patterns, a body filled with thoughts. Gullies fed from experiences or internalized patterns. And yes, life creates us out of nothing.
‘Serenity’ describes a period in which I seek hearing my own voice which at times I found and then lost in the flow. Serenity sometimes lives on Baki, sometimes Fuzuli, on silent mournings or at times on wordless expressions.
‘Serenity’ exhibition invites its audience to find stillness within disorder and crowd with an out loud peace. It sometimes leads to disorder within stillness.
‘Serenity’ can be visited in Casa Art Space between the dates 06-16 March, 2020
Banu Bulduk Türkmen